Amaç: Spontan intraserebral hematom, genellikle hipertansif değişikliklere bağlı, serebral vasküler yapıların rüptürü sonucu serebral parankim içine kanama olmasıdır. İnmelerin sık nedenlerinden olup, mortalite ve morbiditesi oldukça yüksektir. Bu çalışmamızda acile başvuran spontan intraserebral hematomlu olguların demografik, klinik ve radyolojik özelliklerini literatür ışığında analiz ettik.
Yöntemler: Bu çalışma, spontan intraserebral hematom tanısı konulan 27’si kadın ve 36’sı erkek olmak üzere toplam 63 hasta üzerinde retrospektif olarak yapıldı. Hastaların; yaş, cinsiyet, eşlik eden sistemik hastalıklar, oral antikoagülan kullanımı, başlangıç GKS’u, nörolojik muayane bulguları, hematomun lokalizasyonu, hematomun volümü gibi verileri incelendi.
Bulgular: 63 hastanın %57’si erkek idi. Hastaların %62’si 65 yaş ve üstü idi. Sistemik hastalıklar içinde en sık eşlik eden %46 ile hipertansiyondu. Hastaların %29’u oral antikoagülan kullanıyordu. Sıklıkla bilinç değişikliği (%44) ve motor defisit (%44) ile başvurdular. Hastaların geliş GKS’si % 55 oranında 13- 15 puan arasındaydı. Bilgisayarlı tomografi görüntüleri incelendiğinde hematomların en sık lobar (%47) yerleşimli olduğu izlendi. Hematomların %56’sının volümü 30 cm3’ün altındaydı.
Sonuç: Spontan intraserebral hematom tanısında, demografik, klinik ve radyolojik özelliklerin dikkatle incelenmesi oldukça önemlidir. Çalışmamızın retrospektif analizindeki verilerin literatür ile büyük ölçüde paralellik gösterdiğini saptadık.
Anahtar Kelimeler: Acil servis, retrospektif, spontan intraserebral kanama